Şiir, piyasanın kaygılarını ne zaman karşılar bilinmez. Roman, okurla iniş çıkışlı bir diyaloğa devam ediyor. Öyküyse mütevazi bir ses olarak aramızda. Şiire ‘yatırım’ yapmak şu zamanda tehlikeli bir salvo. Hele ki bunu yayıncılar açısından düşünürsek ‘dip’ten bir şeylerin olması gerekiyor. Bu kokuyu kim aldı? Dipte ağır ağır ilerleyen suyu kim gördü?
Kaos Çocuk Parkı, ağır ağır ilerleyen suyun yolculuğu. Suyun sakinliği biliniyor. En önemlisi piyasanın ne zaman dalgalanacağını da. Kolay mı herkesin gözü önünde şiirin muhafazakâr balonlarını patlatmak? Bu eylemi bir jest babında da algılayabiliriz. Eylemin jestide az görülüyor çünkü şiirde. Su durduğu yerde ilerlemiyor. Hareket bugün her şeydir. Şairleri hareketlendirmek noktayla virgül kadar incelikli bir durum. Kaos Çocuk Parkı bu hareketlendirmeyi evin içinde yaptı. Evin huzursuzluğunu unutmadan.
Kaos, törenle karşılanmaz. Kaos Çocuk Parkı’da törensel bir giriş yapmadı yayıncılık dünyasına. Tam tersi tozu dumanı gördük. Çamurun bizden geldiğini anladık. Sokak unutulmuştu. Sokak can evini bir türlü anlatamıyordu. Sokak şairlerin ağzında kötü bir jestti. Marka ve reklam panoları gibi itici duruyordu şair orada. Şimdi Kaos sokakları şenlendiriyor.
Peki, bu sokağın şairlerin elinde harcanmaması için ne yapmalıyız? Evin ‘kötü çocukları’ bu heyecanlı hareketini devam ettirmeli. Balondan sonra sırayı ne alacak? Merak ciddiyetle ilerliyor. Dikkatin kırdığı sesten ötelerinde etkileneceği aşikâr.
Açık sahada kartların kapanmadığı aksine açık açık dipten seslerin duyulduğu, açıkça konuşulan, sözün kendisine pay bırakan, saf bir dürtüyle elde olanı herkesle düşünerek kollektif karara önem veren yayıncılık Türkiye’de sık sık yapılan bir ‘ince ayar’ değil.
Kaos Çocuk Parkı bildik o tekelleri de hatırlatmıyor. Çünkü bu evde olanın yükümlüleri var. Kenarda durmanın anlamı yok. Gövdenin halleri bambaşka ve gövdeden ses gelmedikçe ölü zannedilen bir dünyada yaşıyoruz. Dipten bir ses gelsin, bakmayan kalmasın diye Kaos parkı herkese açtı. Ötekinin parkta oynamasına izin verilmiyor.
Öteki sesini şiirde de duyuramıyor. Kaos Çocuk Parkı’nın Dip’le birlikte Ayol serisi bu açıdan çok önemli. Deliğin nereye gittiğini görebiliyoruz artık. Çocuklar parkları yurt edinmiş. Ama her an kalbinden vurulabilir. Her an ülke kıyısında marj sayılabilirsiniz. Şiir, ülkenin kalbine bakıyor böylelikle. Seyrek, çokça dışlanan kalbi şimdi Kaos’la birleşiyor. Her çocuğun uğradığı yer oluyor Kaos Çocuk Parkı. Dipten, ısrar ederek.