Elçin Sevgi Suçin
aşık gazeli
aşık: ateşin evinde oturan
kül: ateşi de yakıp gelen
bana aşksın, dedi ve gitti dilim fitil
aylar geçti mevsimler yıllar bir ömür
fakat sönmedi diliyle tutuşturduğu kandil
üfle de sönelim artık ey nefes-i rüzgâr
hamlık bahçelerinin meyvesi bitti
biri bize bir şey der ve ona dönüşürüz
boşuz suyun mırıltısını bekleyen toprak bir testi gibi
ben buralara savrula savrula kaldığım kadar
adı dün olan eşkıya her gün birazımı
ey gönüller süpüren kirpiklerini indir de
topla eşiğinde ben diye sürünen
bu kara külü