Türkiye’de hatırı sayılır bir okur kitlesine ulaşan Judith Hermann’ın yeni kitabı Sia etiketiyle raflarda!
Yapıtlarıyla Kleist ve Hugo Ball Edebiyat Ödülü gibi pek çok ödüle layık görülen Judith Hermann’ın anılarından yola çıktığı, romana yaklaşan bir yapıda yazdığı ve hayata, edebiyata karşı tavrını ortaya serdiği Birbirimize Her Şeyi Söyleyebilirdik’i yeni başlangıçlara, yaşamın geçiciliğine dair samimi bir itiraf.
Alışılmadık şartlarda geçen zorlu bir çocukluk, ikiye bölünmüş bir Berlin, terapi, kimi zaman zehirli kimi zaman şifalı gelen aile ilişkileri, kadın arkadaşlığının, anneliğin değişken doğası, eski aşkların, seçilmemiş yolların bıraktığı izler… Judith Hermann, Birbirimize Her Şeyi Söyleyebilirdik’te hem bunları anlatıyor hem de bazı sorulara yanıt arıyor: Yazmak hayata mı öykünür? Hatıralar sadece anımsanan mı yoksa kurulan şeyler midir? Söze dökülmeyen hisler ne kadar gizli kalabilirler?
“Sonradan Jon’a kısa bir not yazdım. (…) Çok yazık, dedim, birbirimize her şeyi söyleyebilirdik. Jon sık sık hatırlatır bunu. Sözümü tekrarlar – birbirimize her şeyi söyleyebilirdik, bu ‘her şey’ neler olurdu, diye sorar bana.”