8 ÜLKE 9 ŞEHİR 1 DAĞ
Bir sayacak oldum da 8 ülke 9 şehir 1 dağ değişmişim son 10 yılda.
Daha fazla dayanamazdım Cambridge’in havasına,
parlak renklerle süzülen ışığı yüzünden razı oldum Lefkoşa’ya
ama dayanamazdım elbet uzun zaman ona da.
Bir ara Ağros’a kaçtım, o bir gül dağı ki
Akdeniz’e açılır Trodos’un eteğinden. Ancak kış erken bastı dorukları
ve doğanın soğukluğ’na da dayanamayınca
Marsilya’yı denedim, Berlin’i, Rodos’u… Olmadı. Yani olsa da
öyle yıllaaarca dayanamazdım ya oralara.
Nereye gitsem nere derken Beyrut’u kolaçan edecek hale geldim
elbette dayanamayarak birkaç gün bile.
Nasıl bu kadar kepkesin bir karar verdiyse verdi kalbim
İstanbul’a assla dönmeyeceğim. Ve yollandım
“Δεν θα γυρίσω ποτέ στην Πολη” diyenlerin hep yolcu olduğu yere:
“Biliyordum zaten için için ben Atina’ya ait biriyim”
diye bir şiire başlamıştım ki Üsküp’e gidiyorum şimdi.
Orası komik bir yer, oryantal üstüne barok, insan üstüne heykel,
gözünü açıp kendini görse “Bu da kim” diyecek.
Yine de saf bir yanı var çocukluğu çağrıştıran,
dayanacağım artık dayanabildiğim kadar.
Cambridge, 2018
______________________
Elence dize: “Polis’e (Şehir/Konstantinopolis/İstanbul) hiçbir zaman dönmeyeceğim” (Den tha ğriso pote stin Poli).
MELİNA
Ressamlar yaratmış kadar güzel bir kadın var odamda,
bakışları balrengi, saçları turunçgiller…
Sen giyinik olduğun zaman da
bana çıplakmış gibi görünüyorsun Melina,
şu andaysa gizemli bir giysi sarıyor sanki çıplaklığ’nı
tropik-çiçekli yatak çarşafında. A r ı l a r u ç u ş u y o r .
Palaio Faliro/Atina, 23:40, 7 Aralık 2018
______________________
Melina, “baldan, ballı” anlamında Elence kadın adı.
