MUHİT KASIM SAYISIYLA RAFLARDAKİ YERİNİ ALDI
Şair ve yazar İbrahim Tenekeci yönetiminde yayın hayatına devam eden Muhit, yürüyüşüne kaldığı yerden devam ediyor. Ekim ayında mutasavvıf, âlim ve gönül insanı Ömer Tuğrul İnançer’i dosya konusu yapan dergi, bu sayısında Zeki Bulduk ve Mustafa Özel’in yazılarını kapağa taşıyor. Bulduk, geçtiğimiz ay vefat eden N. Ahmet Özalp’i, Mustafa Özel ise Sezai Karakoç’un ilk kez iki kapak arasında toplanan Hâtıralar kitabı üzerine yazıyor.
Usta çizer Hasan Aycın’ın bir çalışmasıyla açılan dergi, farklı kuşaktan kıymetli isimlerin şiirlerine yer veriyor. Cevdet Karal’ın “Fabrika” şiirini Arif Ay’ın “Mâhûr Şarkılar/27”, Mehmet Narlı’nın “Dünya Oyunu”, Yunus Karadağ’ın “İki Denizin Karşılaşması” adlı şiiri takip ediyor. Mehmet Tepe, Said Yavuz, Nurullah Genç, Aynur Dilber, Seyyid Ensar, Emel Özkan, Nurettin Durman, Mehmet Aycı, Süleyman Unutmaz, Rıdvan Kadir Yeşil, Tayfun Doğan ve Yusuf Mahir bu sayının diğer şairleri.
“Rüzgâr Kuşu” şiiriyle Ahmet Edip Başaran bu sayının arka kapağını süsleyen isim oluyor: “Gidenlerin ardından gözyaşı dökmeyi / Sahi ilk kim keşfetti?”
Öykü, Deneme
Kasım sayısının öykü sayfalarında Ayşegül Genç’ten “Kapıdaki Adam”, Eyyüp Akyüz’den “Giden mi Duran mı?”, Büşra Özkan Yıldız’dan “Babil Kalesi’nde Bir ‘Masum’” adlı öyküler var.
Zeki Bulduk, Osmanlı dönemi kültür, edebiyat ve fikir eserlerinin bugüne kazandırılmasında önemli katkıları olan ve geçtiğimiz ay dünya hayatına veda eden N. Ahmet Özalp’i “Dirilten Edebiyatın Bekçisi” başlıklı yazısıyla anıyor. Erol Göka, “Aile ve Aşk Yazıları” başlıklı yazı dizisine devam ederken Dursun Çiçek, “Hikmet Dağı” yazılarını İmam Rabbânî ile sonlandırıyor. Necdet Subaşı, “Bir Berber Yazısı” ile çocukluk dönemindeki berber üzerinden dönemin siyasi görüşlerine değiniyor. İbrahim Tenekeci, “Ayrılık Ahlâkı” başlıklı yazısında “Fedakârlık ile şahsi çıkar, samimiyet ile riya, minnet ile inkâr, vefa ile nankörlük aynı istikamette yürüyemezler.” diyor.
Zeynep Merdan, “İlahi Şiir: Rast Makamı” başlıklı yazısında vaktin güzelinin, doğrusunun makamı olan rast makamı kavramına eğiliyor. Mustafa Akar, “Geçen Günler”e devam ederken Ali Emre, Kastamonu’nun incisi Ilgaz Dağı’nın tarihsel sürecini Kastamonu Şehrengizi eseri temelinde anlatıyor. Kâmil Yeşil, “Saygınlık ve Öz Saygı Üzerine” başlıklı bir metin kaleme alırken Harun Yakarer, “Dünyanın En Ağır Eşyası”nı yazıyor.
Mustafa Özel, Sezai Karakoç’un edebiyatımıza ışık tutacak Hâtıralar I, II kitaplarını kapsamlı bir şekilde inceliyor. Şakir Kurtulmuş, “Sezai Karakoç ve Diriliş Düşüncesinin Referansları”, Yağız Gönüler ise “Şems Bir Soruydu, Bir Cevaptı Mevlânâ” başlıklı yazılarıyla vefat yıldönümünde Sezai Karakoç’u anıyorlar.
Sibel Eraslan, “Kalpler de Göç Eder” başlıklı yazısında Medine’yi “Asrın hüsranına bir cevap. Çünkü burada “âlemlere rahmet” peygamberin sevgiye, merhamete, güzel ahlâka dair büyük bir dersi var.” diyerek tanımlıyor.
Münire Rumeysa Çakan, “Üsküp’te Mimari: Tahakküm ve Anlam” başlıklı yazısında Osmanlı tarihinden günümüze kadar olan geniş perspektifte Üsküp mimarisini inceliyor. Mustafa Uçurum, “Şehirden Kente Yumuşak Geçiş” başlığı altında şehir ve kent ayrımına odaklanıyor. Mustafa Özçelik ise “Hacı Bayram Veli’nin İlahi Taksim Şiiri”ni yeniden yorumluyor. Murat Güzel “Klasik Nedir?”i, Ali K. Metin “Şiirin Evrimi”ni, Muhsin Macit “Devşirme Mısralar”ı, Hüseyin Akın “Bir Şiirden Yola Çıkmak: Kök” yazılarıyla Muhit’in Kasım sayısına omuz veren diğer isimler.