Şair ve yazar İbrahim Tenekeci yönetiminde yayın hayatına devam eden Muhit, yürüyüşüne kaldığı yerden devam ediyor. Eylül ayında merhum öykücü, yazar Rasim Özdenören’i dosya konusu yapan dergi, Ekim sayısında mutasavvıf, âlim ve gönül insanı Ömer Tuğrul İnançer’i sayfalarına konuk ediyor.
Daima Şiir
“Simurg’a” şiiriyle İlyas Koç bu sayının arka kapağını süsleyen isim oluyor: “Bir güzüne ettik ki tesâdüf dem-i devr-i cihânın / Bülbül hâmûş gül solgun Sâhib-i Zaman gitti gideli”
Ömer Tuğrul İnançer Dosyası
Mutasavvıf, musikişinas, âlim ve gönül insanı Ömer Tuğrul İnançer’i sayfalarına taşıyan dergide birçok özel ismin yazıları yer alıyor. Saadettin Acar, “Bilge Bir Sufi”yi yazarken Nurullah Genç, “Söğüt Gölgesinde Bir Beyler Beyi”ni anlatıyor. Sibel Eraslan, “Bugün Ben Bir Güzel Gördüm” başlıklı yazısında Ömer Tuğrul Bey’in toplumsal hayattaki duruşunu “Fanusta, sırça sarayda değil, yaşamın kalbinin attığı yerdeydi konuşmaları ve duruşu.” diyerek açıklıyor. Ekrem Demirli, “Ömer Tuğrul Bey’i Rahmetle Anarken” Mustafa Akar, “İşte Hz. İnsan” başlıklı yazısında, “Yaşamı peygamber telakkisini özetleyen bir ömürdü.” diyerek yaşamındaki hassas noktalara dikkat çekiyor. Metin Erol, “Kıdemli Genç: Ömer Tuğrul İnançer”i detaylandırırken Serdar Tuncer “Hû Dede” başlıklı yazısında “O büyüklerinden görmediğini yapmazdı! En alelâde meselelerde dahi böyleydi bu.” diyor. Haşim Şahin “Kadim Bilgelik Yurduna Yolculuk” başlıklı yazısıyla, İsmail Halis “Muhabbetli Bir Celal, Celâli Bir Muhabbet” başlıklı yazılarıyla Ömer Tuğrul İnançer ile yaptıkları seyahat anılarını yazıyor. Ahmet Tezcan “Son Delikanlı”, Cevat Olçok “Dervişin Gelişi de Gidişi de Muhabbet Üzredir”, Yağız Gönüler “Ölmeyen Aşktır, Aşk Olsun” başlıklı yazılarıyla dosyaya katkı sunan diğer isimler oluyor.
Öykü, Deneme
Bu sayıya Şeyma Subaşı “Anılar Defterinde Gül Yaprağı” isimli, Büşra Özkan Yıldız “Kan Parası” isimli öyküleriyle katkı sunuyor.
Dursun Çiçek, “Hikmet Dağı” yazı dizisine devam ederken Erol Göka, “Aile ve Aşk Yazıları” yazı dizisinin ilk yazısını kaleme alıyor. Müslim Coşkun, “Kalbinden Uzak Diyarlara Gitmişsin” başlıklı yazısında “İnsanın hayatı çocukluğunun izlerini taşır.” derken Zeynep Merdan, “O Sadık Tutku” başlıklı yazısında “Her şeyi istemek iştahtır. İştah varsa tutku yoktur.” diyor. Selim Cerrah, “Nereye Gidiyoruz” başlıklı yazısında amacını kaybetmenin zararlarına odaklanırken Ali K. Metin, “Kapitalizm Kader Değil” başlıklı yazısında kapitalizmle baş etmenin yollarını sıralıyor. Mustafa Özçelik, “Su Kasidesi Üzerine Bir Yorum Denemesi” kaleme alırken Ali Emre, “Kastamonu Şehrengizi’nden: Kuzeyin Yıldızında Ağustos Esintileri” başlıklı yazısında Kastamonu’da geçirdiği anları yazıyor. Ahmet Edip Başaran, İbrahim Tenekeci’nin son şiir kitabı Tüm Zamanlar’ı yazıyor: “Tüm Zamanlar bağrı yanık ve yaslı güzel Anadolu’muz için yakılmış bir türküye benziyor daha çok.” Soner Karakuş “El-Gafûr”, Kâmil Yeşil “Modernleş-tir-menin Dini: Allah’a Hayır, Tanrı’ya Evet”, Mustafa Muharrem “Şair ve Misyon”, Mustafa Uçurum “Ne Çok Şeytan Var İçimizde” başlıklı yazılarıyla Muhit’in Ekim sayısına katkı sunan diğer isimler.