Zaman hepimiz için kıymetli. Bu yüzden birçoğumuz okuyacağımız kitaplara büyük araştırmalar sonucunda karar veriyoruz. Sosyal medyanın geniş kullanım ağı kitap seçimlerimizde epey etkili oluyor. Ama hepimizin okuma geçmişi, bu yolda kazandığı deneyim ve ilgi alanlarımız farklılık arz ettiği için aynı kitaptan aldığımız keyif de aynı olmuyor doğal olarak.
Edebiyat Burada kanalında kitapların tanıtıldığı Okur Yazar programını not alarak izlerim hep. Yeni yeni yazarlar ve kitaplar keşfetmeme kapı aralar bu program. Muriel Barbery’nin Kirpinin Zarafeti [1]de burada görüp okuma listeme eklediğim ve nihayetinde bu ay okuduğum romanlardan biri.
İşte bu bölümleri okurken Mîna Urgan’ın Bir Dinozorun Anıları[2] kitabında yer bulan kabak karpuzlar düşüyor aklıma: “Başladığım kitabı, kötü de olsa bitirmek huyundan Fethi Naci’nin bir sözü sayesinde kurtuldum. Karpuzu kestin. Baktın ki kabak. Gene de zorla yiyecek misin o karpuzu?” Bu sözler sosyal medyada kitap tanıtım gruplarında öyle çok karşıma çıkıyor ki! Türk ve dünya edebiyatının Huzur, Kara Kitap, Tutunamayanlar; Suç ve Ceza, Uysses, Kayıp Zamanın İzinde serisi gibi klasik eserlerine henüz okuma alt yapısı olmayanlar o nahoş yakıştırmayı yapıveriyorlar pervasızca eserleri okuyamadıklarında … Oysa Urgan’ın burada kastettiği ile bizim bu tarz okurumuzun anladığı aynı şey değil. “Kitapları seçerek, çok özenle seçerek okuyorum artık. Kısıtlı vaktimi yeni ama değersiz bir kitaba harcayacağıma, daha önce birkaç kez okuduğum ve sevdiğim kitapları yeniden okumayı yeğ tutuyorum.” diyor oysaki Urgan. Yani biz alt yapımız yeterli olmadığı için okuyamadığımız her kitaba kabak muamelesi yapamayız!
Çağımızın getirdiği kolaycılıkla bir çırpıda okuyabileceğimiz eserler olsun istiyoruz sanırım. Tüketim çılgınlığı okuma eylemine de sızmış. Yine de çok istikrarlı okur kitlemiz yok mu? Onlar için sözüm meclisten dışarı!
[1] Muriel Barbery, Kirpinin Zarafeti, Çeviren: Işık Ergüden, Kırmızı Kedi Yayınları, İstanbul, 2014.
[2] Mîna Urgan, Bir Dinozorun Anıları, Yapı Kredi Yayınları, İstanbul,2018, s.146.