“Faili Meçhul Öfke”ye Dair…
“Matruşka, hücre evi, sahte plaka, kod ad, Beyaz Şahin, Toros, gözbağı, sorgu odası, işkence…” Adnan Gerger’in 2009 yılında yayımlanan “Faili Meçhul Öfke” adlı romanının arka kapağındaki bu sözcükler, toplumsal belleğe sahip okurda romanın içeriği hakkında bir ön bilgi oluşturuyor. 12 Eylül Darbesi’nden sonra ülkemizde yaşanan olayların anlatıldığı romanda polis teşkilatı, kurgunun odağında yer alırken; gazeteci Leyla ve polis sorgusu sırasında işkenceden ölen üniversite öğrencisi Mazlum arasındaki aşk da bir başka odak noktası olarak karşımıza çıkıyor.
Adnan Gerger ödüllü bir gazeteci ve yazar… Faili Meçhul Öfke ile “2010 Yunus Nadi Roman Ödülü”nü, yapıtlarında kullandığı özenli Türkçe nedeniyle “Dil Derneği 2018 Onur Ödülü”nü kazanmış. Çok sayıda “Yılın Gazetecisi”, “Yılın Haberi” ödüllerinin yanı sıra Musa Anter, Metin Göktepe, Uğur Mumcu, Sedat Simavi, Mahmut Tali Öngeren ve Yavuz Gökmen adına verilen ödüllere layık görülmüş.
Etnolojik, folklorik ve sosyolojik araştırmalarının yanı sıra “Firar Öyküleri”(Belgesel-Öykü) , Çürüyen Ü (Şiir), Bir Adı Cehennem (Roman), Yüzsüz Hayat (Roman), Ses ve Sus (Roman) adlı yapıtları ile edebiyatın çeşitli türlerinde kalem oynatmış olan Adnan Gerger’in “Faili Meçhul Öfke” adlı romanının elimdeki baskısı, Alakarga Yayınları etiketiyle yayımlanmış.
Faili Meçhul Öfke, ülkemizin yakın tarihinde yaşanmış faili meçhul cinayetleri, adaletsizlikleri, toplumsal travmalarımızı derinlemesine ele alan toplumcu-gerçekçi bir roman. Kitabın arka kapağındaki ifade şöyle: “Adnan Gerger; emniyet mensupları ve örgüt üyeleri arasındaki karışık bir koşuşturmacada, iyi ve kötü tarafın sadece anlarda ortaya çıktığını ve bu anların bizim tüm gerçekliğimizi belirleyebileceğini gösteriyor.” Mazlum, Leyla, Yadigâr ve Çağatay’ın çevresinde gelişen roman, toplumsal gerçeklerimize ayna tutuyor.
Romanın anlatımı sade ve akıcı… Yazar, okurda güçlü bir gerilim duygusu yaratıyor. Öyle ki 394 sayfadan oluşan kitabı iki günde bitirdiğimi söylemeliyim. Bu roman, politik gerilim ve toplumsal dram türündeki eserlere ilgi duyan okurlar için. Yazar, samimi dili ve gazetecilikten gelen deneyimi ile toplumun unutturulmaya çalışılan acılarını öne çıkararak okuyucuyu eleştirel düşünmeye davet ediyor. Tarihsel bir bellek işlevine de sahip olan roman, devletin karanlık yüzünü, insan hakları ihlallerini anlatırken, okurda toplumsal bellekte iz bırakmış olaylara tanıklık ediyormuş hissini yaratmayı başarıyor. İşkence sahnelerini okurken bu duyguyu çok canlı bir şekilde hissettiğimi söyleyebilirim. Erdal Öz’ün 12 Mart tutuklamalarını konu alan ve 1975 Orhan Kemal Roman Ödülü’ne lâyık görülen “Yaralısın”ı okurken de aynı duyguları hissetmiştim. Adnan Gerger, Faili Meçhul Öfke’de kurgu ve gerçek arasındaki ince çizgide ustalıkla gezinirken, okurda hem bir empati hem de yüzleşme duygusu yaratmayı başarıyor.