Kalemimin bir ucundan Muallim Naci tutmuş diğer ucundan Recaizade. Zaten anlam veremediğim bir açlığın içerisinde tüm insanlar. Ve ben ürpermiş bir biçimde doyumsuzluklarını, kibirleriyle tatmin etmeye çalışmalarını izliyorum.
Ya da sadece dinliyorum!
Sitem değil bu: Yıllarca sarıp sarmalayıp bedenimi, tuhaf bir tebessüm olup yanaklarımdaki çukurlara istemsizce doluşu, kayıp insanlığın.
Başkaları ne der diye büyütülen, belli kalıplarla sıkıştırılan, sanki bir bahçıvanın inadına her tarafından dallar çıkan yabani bir ağaç gibidir ben ve benim gibiler.
Üzgünüm benim dilim ile gönlüm arasında kapı yok. Söylerim yüreğimdekini. İstediğimi söyleyemediğimde saçmalarım tüm sessizliğimle!
Kalemimse elime almaya kaçındığım olmuş bu aralar. Ucundan ben damlıyorum sayfalara, canım yanıyor!
Hani şu saçma gerçekliğin parmaklıkları kırılır ya bir anda ve insanların ben ben dercesine deli gibi dans ettiği maskeli balonun tam ortasında çırılçıplak hissedersin kendini.
Anlayacağın kalemimdeki kurşun hep bana dönüyor. Divit yürek olunca yakıyor. Kalem, kalem değildir ki bilene!
İnsanlar aynalara bakmayı çok sever, arkasında ne olduğundan bihaber.
Aynayı ayna yapan sırdır diyorum anlatamıyorum.
Köre devadır; görebilene zehir
Çünkü görüyorsundur adına düzen dedikleri sadece menfaatleri üzerine kurulmuş hayatlarında, hakkedilmiş olarak gördükleri, herkeste hüküm sürme valsını.
En acısı da ne biliyor musunuz? İzlemek boyun eğişleri. Paylaşamadıkları tek şeyin kibir, ben merkeziyetçilik olduğunun farkında olmadan yaşayan insanların arasında saklamak yüreğini, ben yokum dercesine bu saçma yarışınızda.
Acıyla gülümsetir kibrin esiri olmuşların, lisanları beni. Onları beslemek mi istiyorsunuz? Sen sen diyerek övün kâfi. İnsanların kederlerinden, yaptıkları hatalardan beslenir acınası ruhları.
Bütün hatalarının üstünü örten o güç perdesi diyorum yok olsa bir anda, geriye ne kalır çıplak hiçliklerinden başka.
Bu yüzden saçmalarım ben hep en sessizinden.
Eğmeyin boyunlarınızı ne kendi kibrinize ne de başkalarını kibrine. İsterlerse deli desinler! Sonra çok acırsınız ruhlarınıza. Her boyun eğiş yok saydırmaktır yüreği, sen kendini göremedikten sonra arama başkalarının bakışlarında. Bil ki sadece kendilerini görür kibirle yoğrulmuş olan ruhlar.
Sen kendine bak diyenleri duyar gibiyim! Ben mi? kimine göre deliyim; kimine göre veli. Üzgünüm; olamıyorum herkes gibi. Bir küpe sığamıyorum.
Aynayı ayna yapan sırdır diyorum anlatamıyorum.
Köre devadır; görebilene zehir.