Zülfü Livaneli, son dönemde özellikle romanlarıyla edebiyatımızda adından sıkça söz ettiren bir yazarımız. Yazar, edebiyat dünyamızda daha çok romanlarıyla anılsa da yazarın deneme türünde de eserleri mevcut. Bu eserlerden birisi de yazarın “Orta Zekalılar Cenneti” adlı kitabı. Kitap, yazarın “Orta Zekâlılar Cenneti” ve “Sanat Uzun, Hayat Kısa” adlı deneme kitaplarından seçilmiş denemelerden oluşuyor.
Zülfü Livaneli, “Orta Zekalılar Cenneti” adlı eserinin önsözünde de ayrıntılı bir şekilde ifade ettiği gibi, bu kitabında; toplumumuzda her alanda yaşanan yozlaşmayı, kalitesizliği, değerbilmezliği, fırsatçılığı, düzeysizliği, cahilliği, cahil cesaretini, kapitalist sistemin toplumumuzu ve insanlarımızı olumsuz yönde nasıl etkilediğini, lümpenleştirdiğini-Zülfü Livaneli’nin tabiriyle negatif seleksiyonun nitelikli ve vasıflı olanı geriye itip niteliksiz ve vasıfsız olanı nasıl güçlü kıldığını- ve daha pek çok meseleyi bir sanatçı gözüyle gözlerimizin önüne seriyor.
Kitapta, Zülfü Livaneli’nin kitaba ilişkin yazmış olduğu önsözden sonra, editör tarafından yazılmış “Kaideyi Bozan Bir Sanatçıdan” başlıklı önsözden bir alıntıyla devam edeyim yazıma.
“Bu kitap, çok boyutlu bir sanatçının okuyarak, besteler yaparak, filmler çekerek, romanlar yazarak ve hepsini halkla iletişim halinde üreterek yaşarken birikmiş sözlerinin süzülmesinden oluşuyor. Ayrıca bu ülkede yaşamanın; bu trafikte seyahat etmenin, bu televizyonları izlemenin, bu sokaklarda yürümenin izlerini taşıyor.
Kitaptaki yazılar, konularına göre bir araya getirilmiş.
Kitabın, “Aşk Egoyu Yener” adlı birinci bölümünde insanla, bireysellikle, hayatın anlamıyla ilgili yazılar yer alıyor.
“Deryadan Habersiz Mahiler” adlı ikinci bölümde, memleketimizdeki günlük hayatlar, önceki kuşaklardan kalan değerler ve yozlaşma gibi konularla ilgili yazılar yer alıyor.
Kitabın, “Barış Çığlığı” başlıklı üçüncü bölümünde, evrensel kültür ve insanlığın ortak değerleriyle ilgili konularda yazılmış yazılara yer verilmiş.
Kitabın, “Kar Altında” başlıklı dördüncü bölümünde, siyasetle ilgili konularda yazılmış yazılar; “Çocuk Ustalığı” başlıklı beşinci bölümünde ise kitaplarla ve edebiyatla ilgili yazılar var.
“Daüssıla” başlıklı altıncı bölümde toplumsal özelliklerimizle ilgili yazılara;” Sadelik ve İhtişam” başlıklı yedinci bölümde sanat ve kültür konulu yazılara yer verilmiş.
Zülfü Livaneli, bu kitabında, arkadaşlarının ve dostlarının eleştirilerine de maruz kaldığı iyimserliğiyle, ülkemizin ve toplumumuzun geleceğine duyduğu umutla ama gerçekçiliği de elden bırakmadan, gayet samimi ve sade bir dille, açık ve anlaşılır bir şekilde, beğenilme ve çok okunma kaygısına düşmeden, toplumun okumak istediklerini değil kendisine doğru gelen duygu ve düşüncelerini çok yönlü bir aydın ve sanatçı olmanın kendisine yüklediği sorumlulukla dile getirmiş.
Kitabı okudukça, Zülfü Livaneli’nin, kitaptaki bu yazılarını, toplumunu küçümsemek ya da sadece toplumunu eleştirmek amacıyla yazmadığını; aksine, yazarın, köklü bir geçmişe sahip olan Anadolu halklarının, milletimizin var olan kültürel birikimlerinin ve nitelikli insan potansiyelinin doğru kullanılamamasından duyduğu rahatsızlığı dile getirmek istediğini daha iyi anlıyoruz.
Yazarın, kitabındaki yazıların büyük bir kısmını, milletimizin kültürel birikimlerinin ve nitelikli insan potansiyelinin doğru kullanılması durumunda, ülkemizin dünyanın gelişmiş ülkeleri gibi güçlü ve refah seviyesi yüksek bir ülke olabileceğine ilişkin inanç ve umudunu dile getirmek amacıyla kaleme aldığını siz de fark edeceksiniz.
Zülfü Livaneli’nin, zihin açıcı, okuyucunun bilgi ve birikimini arttıran, ufkunu geliştiren, içinde pek çok yazar ve sanatçının da bahsinin geçtiği bu güzel kitabını okumanızı tavsiye ederim.