rolex replica watches hosts the culture of dreams .

Edebiyat Burada
  • KANALDAN
    • Okuryazar
    • Yazanlar Arasında
    • Saklama Kabı
    • ÇeviriYorum
    • Sesinden
    • Canlı Yayın Tekrarları
    • Vitrindekiler
    • İlk Kitap
    • Okurun Gözünden
    • Bir Yazar Bir Kitap
    • Radyo Edebiyat
    • Edebiyat Akademi
    • Misafir
    • Valizimdeki Kitaplar
    • Balkan Edebiyatı
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Gör
Reklam
  • Haber
    Tanpınar’ın karakterleri yapay zeka ile sanat eserine dönüştü

    Tanpınar’ın karakterleri yapay zeka ile sanat eserine dönüştü

    sadece ŞİİR 11. sayısıyla raflardaki yerini aldı.

    sadece ŞİİR 11. sayısıyla raflardaki yerini aldı.

    Okur Kitap Dergisi 29. Sayı Çıktı!

    Okur Kitap Dergisi 29. Sayı Çıktı!

    İki aylık e-dergi Yük Edebiyat’ın 9. sayısı yayında!

    İki aylık e-dergi Yük Edebiyat’ın 9. sayısı yayında!

    Haldun Taner Öykü Ödülü, Burçe Bahadır’ın oldu

    Haldun Taner Öykü Ödülü, Burçe Bahadır’ın oldu

    RUHSATSIZ 02: HOROZUN İÇ GIDIKLAYICI ÖTÜŞÜ

    RUHSATSIZ 02: HOROZUN İÇ GIDIKLAYICI ÖTÜŞÜ

    İzlenebilir Dergi Şimdi WEB’de

    İzlenebilir Dergi Şimdi WEB’de

    15’inci Mersin Kenti Edebiyat Ödülü Hilmi Yavuz’a Verildi

    15’inci Mersin Kenti Edebiyat Ödülü Hilmi Yavuz’a Verildi

    2023’te 12’ncisi verilecek olan “Ruhi Türkyılmaz Sanatevi Şiir Ödülü” başvuruları açıldı

    2023’te 12’ncisi verilecek olan “Ruhi Türkyılmaz Sanatevi Şiir Ödülü” başvuruları açıldı

  • Kitaplar

    Şükran Yücel yazdı: Hindistan’a Bir Geçit

    Gülhan Tuba Çelik yazdı: Boşluğun Yükü ve Artırılmış Anlam: Sahipsiz Yüzler

    Gülhan Tuba Çelik yazdı: Boşluğun Yükü ve Artırılmış Anlam: Sahipsiz Yüzler

    Sedat Sezgin’inden deneme kitabı: Emma Beni De Davet Etti

    Sedat Sezgin’inden deneme kitabı: Emma Beni De Davet Etti

    Emrah Seferoğlu yazdı: Bir “Şeyleştirme” Sarmalı: Dünya Ağrısı

    Emrah Seferoğlu yazdı: Bir “Şeyleştirme” Sarmalı: Dünya Ağrısı

    Beytullah Kılıç yazdı: Bedeli Ödenmiş Bir Ölüm

    Beytullah Kılıç yazdı: Bedeli Ödenmiş Bir Ölüm

    Yunus Çinçin yazdı: Dünya Durdukça Nazım Hikmet

    Yunus Çinçin yazdı: Dünya Durdukça Nazım Hikmet

    İbrahim Varelci yazdı: Belleğin Dalgalı Sularında Dolanan Bir Öykü Kitabı: Altı Saat İstiklâl

    İbrahim Varelci yazdı: Belleğin Dalgalı Sularında Dolanan Bir Öykü Kitabı: Altı Saat İstiklâl

    Jale Önder Darıcı yazdı: Haritasının Kıvrımlarında Bir Ölüm Yolculuğuna Çıkan Yusuf’un Romanı: Piri

    Jale Önder Darıcı yazdı: Haritasının Kıvrımlarında Bir Ölüm Yolculuğuna Çıkan Yusuf’un Romanı: Piri

    İlkgül Karayel yazdı: “Dans Edemeyeceksem Bu Benim Devrimim Değildir” Üzerine

    İlkgül Karayel yazdı: “Dans Edemeyeceksem Bu Benim Devrimim Değildir” Üzerine

  • Dergiler
    Otomatik taslak

    Muhit, Şubat Sayısıyla Raflarda!

    Natama dergisi 37. sayısıyla raflarda

    Natama dergisi 37. sayısıyla raflarda

    Varlık’ın Şubat Sayısı Çıktı

    Varlık’ın Şubat Sayısı Çıktı

    sadece ŞİİR 11. sayısıyla raflardaki yerini aldı.

    sadece ŞİİR 11. sayısıyla raflardaki yerini aldı.

    Okur Kitap Dergisi 29. Sayı Çıktı!

    Okur Kitap Dergisi 29. Sayı Çıktı!

    İki aylık e-dergi Yük Edebiyat’ın 9. sayısı yayında!

    İki aylık e-dergi Yük Edebiyat’ın 9. sayısı yayında!

    Lacivert Öykü ve Şiir Dergisi’nin 109. sayısı çıktı!

    Lacivert Öykü ve Şiir Dergisi’nin 109. sayısı çıktı!

    RUHSATSIZ 02: HOROZUN İÇ GIDIKLAYICI ÖTÜŞÜ

    RUHSATSIZ 02: HOROZUN İÇ GIDIKLAYICI ÖTÜŞÜ

    Notos Dergi’den Gülten Akın dosyası

    Notos Dergi’den Gülten Akın dosyası

  • İnceleme

    Şükran Yücel yazdı: Hindistan’a Bir Geçit

    Gülhan Tuba Çelik yazdı: Boşluğun Yükü ve Artırılmış Anlam: Sahipsiz Yüzler

    Gülhan Tuba Çelik yazdı: Boşluğun Yükü ve Artırılmış Anlam: Sahipsiz Yüzler

    Sevde Merve Eryılmaz yazdı: Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Şiirini Okuma Denemesi

    Sevde Merve Eryılmaz yazdı: Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Şiirini Okuma Denemesi

    Emrah Seferoğlu yazdı: Bir “Şeyleştirme” Sarmalı: Dünya Ağrısı

    Emrah Seferoğlu yazdı: Bir “Şeyleştirme” Sarmalı: Dünya Ağrısı

    Beytullah Kılıç yazdı: Bedeli Ödenmiş Bir Ölüm

    Beytullah Kılıç yazdı: Bedeli Ödenmiş Bir Ölüm

    Yunus Çinçin yazdı: Dünya Durdukça Nazım Hikmet

    Yunus Çinçin yazdı: Dünya Durdukça Nazım Hikmet

    İbrahim Varelci yazdı: Belleğin Dalgalı Sularında Dolanan Bir Öykü Kitabı: Altı Saat İstiklâl

    İbrahim Varelci yazdı: Belleğin Dalgalı Sularında Dolanan Bir Öykü Kitabı: Altı Saat İstiklâl

    Jale Önder Darıcı yazdı: Haritasının Kıvrımlarında Bir Ölüm Yolculuğuna Çıkan Yusuf’un Romanı: Piri

    Jale Önder Darıcı yazdı: Haritasının Kıvrımlarında Bir Ölüm Yolculuğuna Çıkan Yusuf’un Romanı: Piri

    İlkgül Karayel yazdı: “Dans Edemeyeceksem Bu Benim Devrimim Değildir” Üzerine

    İlkgül Karayel yazdı: “Dans Edemeyeceksem Bu Benim Devrimim Değildir” Üzerine

  • Söyleşi
    Hicran Aslan ile Rabia Çelik Çadırcı Söyleşti

    Hicran Aslan ile Rabia Çelik Çadırcı Söyleşti

    Zeynep Yıldırım ile Şeyma Subaşı Söyleşti

    Zeynep Yıldırım ile Şeyma Subaşı Söyleşti

    Ayşegül Bayar ile İlk Romanı Rengini Benden Alan Üzerine Söyleşi

    Ayşegül Bayar ile İlk Romanı Rengini Benden Alan Üzerine Söyleşi

    Kadire Bozkurt ile Hatice Günday Şahman Söyleşti

    Kadire Bozkurt ile Hatice Günday Şahman Söyleşti

    Elif Derviş ile Dilek Üstündağ Söyleşti

    Elif Derviş ile Dilek Üstündağ Söyleşti

    Engin Türkgeldi ile Tugay Kaban Söyleşti

    Engin Türkgeldi ile Tugay Kaban Söyleşti

    Şengül Can ile Hatice Günday Şahman Söyleşti

    AYDIN ILGAZ İLE BABASI RIFAT ILGAZ ÜZERİNE…

    AYDIN ILGAZ İLE BABASI RIFAT ILGAZ ÜZERİNE…

    Sanem Gonzalez ile Fatma Aktaş Söyleşti

    Sanem Gonzalez ile Fatma Aktaş Söyleşti

  • Öykü
    Baki Mesut Köprücü yazdı: Öteki

    Baki Mesut Köprücü yazdı: Öteki

    Volkan Öten yazdı: Yunan Müziği Eşliğinde

    Volkan Öten yazdı: Yunan Müziği Eşliğinde

    Serkan Türk yazdı: Büyük Boşluk

    Serkan Türk yazdı: Büyük Boşluk

    Nesrin Çoruh yazdı: Emin Gürdamur’un “YASAK AĞACIN ALTINDA” Öykü Kitabının Yenilikçi Bir Arayış Olarak Söyledikleri

    Nesrin Çoruh yazdı: Emin Gürdamur’un “YASAK AĞACIN ALTINDA” Öykü Kitabının Yenilikçi Bir Arayış Olarak Söyledikleri

    Adalet Temurtürkan yazdı: Karanfil, Gül ve Reyhan    

    Adalet Temurtürkan yazdı: Karanfil, Gül ve Reyhan    

    Serkan Türk yazdı: Babamın Sesi

    Serkan Türk yazdı: Babamın Sesi

    Ödüllü Köprü Kitaplar koleksiyonunun 24. kitabını Sibel K. Türker yazdı.

    Sibel K. Türker yazdı: Senli Benli

    Nesrin Taşkıran – Tanç yazdı: Emekli Göçmen Kadın ya da Yolculuk

    Nesrin Taşkıran – Tanç yazdı: Emekli Göçmen Kadın ya da Yolculuk

    Nargül Delice yazdı: Tercih

    Nargül Delice yazdı: Tercih

  • Popüler Kültür
    Emrah Seferoğlu yazdı: Bir “Şeyleştirme” Sarmalı: Dünya Ağrısı

    Emrah Seferoğlu yazdı: Bir “Şeyleştirme” Sarmalı: Dünya Ağrısı

    Ahmet Özbek yazdı: Görselliğin Anlamlı Yüzü

    Ahmet Özbek yazdı: Görselliğin Anlamlı Yüzü

    Jale Önder Darıcı yazdı: Fırtına Kuşu’ndan Ölü Erkek Kuşlar’a

    Dilek Bilge yazdı: Suna

    Ertuğrul Aydın yazdı: Yabancı, Varoluş ve Başkaldırma Üçgeninde Albert Camus

    Ertuğrul Aydın yazdı: Yabancı, Varoluş ve Başkaldırma Üçgeninde Albert Camus

    Haldun Taner Ödülü’nde kısa liste açıklandı

    Haldun Taner Ödülü’nde kısa liste açıklandı

    Gülhan Tuba Çelik yazdı:: Sınırlar, Yitirmek ve Unutmak Üzerine

    Gülhan Tuba Çelik yazdı:: Sınırlar, Yitirmek ve Unutmak Üzerine

    Ayşegül Bayar ile İlk Romanı Rengini Benden Alan Üzerine Söyleşi

    Ayşegül Bayar ile İlk Romanı Rengini Benden Alan Üzerine Söyleşi

    Mustafa Okumuş yazdı: Mahcubiyet ve Haysiyet

    Mustafa Okumuş yazdı: Mahcubiyet ve Haysiyet

    Kadire Bozkurt ile Hatice Günday Şahman Söyleşti

    Kadire Bozkurt ile Hatice Günday Şahman Söyleşti

    • Tiyatro
    • Sinema
    • Müzik
  • Çeviri
    Turgut Say çevirdi: Bir şarkı takılmıştır boğazına!

    Turgut Say çevirdi: Bir şarkı takılmıştır boğazına!

    Turgut Say çevirdi: Ne güzeldir ölmek

    Turgut Say çevirdi: Ne güzeldir ölmek

    Efe Duyan çevirdi: Madara Gruntmane / sarhoş babanın kızı 

    Efe Duyan çevirdi: Madara Gruntmane / sarhoş babanın kızı 

    Angel İgov’dan bir öykü: Kuraldışı Bir Nostalji

    Angel İgov’dan bir öykü: Kuraldışı Bir Nostalji

    Turgut Say çevirdi: Ben Çocukken

    Turgut Say çevirdi: Ben Çocukken

    Turgut Say çevirdi: Ellerin

    Turgut Say çevirdi: Ellerin

    Nesrin Taşkıran – Tanç yazdı: Emekli Göçmen Kadın ya da Yolculuk

    Nesrin Taşkıran – Tanç yazdı: Emekli Göçmen Kadın ya da Yolculuk

    Kristin Dimitrova yazdı: Birliktelik

    Kristin Dimitrova yazdı: Birliktelik

    Haden Öz çevirdi: Son Söz ‘Sevgiler’di

    Haden Öz çevirdi: Son Söz ‘Sevgiler’di

  • Kültür Sanat
    • Tümü
    • Müzik
    • Sinema
    • Tiyatro
    Tiyatro Libra Yapımı TANGLED Ankara’da Seyirci Önünde!

    Tiyatro Libra Yapımı TANGLED Ankara’da Seyirci Önünde!

    Yunus Alıcı yazdı: Hiç Kimsenin Öyküsü

    Yunus Alıcı yazdı: Hiç Kimsenin Öyküsü

    Ahmet Özbek yazdı: Görselliğin Anlamlı Yüzü

    Ahmet Özbek yazdı: Görselliğin Anlamlı Yüzü

    Burcu Seçmeer hikâyelerini sahneye taşıyor

    Burcu Seçmeer hikâyelerini sahneye taşıyor

    Amerikalı oyun yazarı Lanford Wilson’ın “Leydi Bright’ın Deliliği” adlı yapıtı, Türkiye’de ilk kez sahneleniyor.

    Amerikalı oyun yazarı Lanford Wilson’ın “Leydi Bright’ın Deliliği” adlı yapıtı, Türkiye’de ilk kez sahneleniyor.

    Yunus Alıcı yazdı: Korkuyu Beklerken

    Yunus Alıcı yazdı: Korkuyu Beklerken

    2022 Cevdet Kudret Edebiyat Ödülleri bu yıl Tiyatro dalında verildi.

    2022 Cevdet Kudret Edebiyat Ödülleri bu yıl Tiyatro dalında verildi.

    12. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali Onur Ödülleri Açıklandı

    12. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali Onur Ödülleri Açıklandı

    Türk ve Rus asıllı piyanist, besteci, şarkıcı ve piyano öğretmeni Kseniia Prostitova cover serisiyle dinleyici ile buluştu.

    Türk ve Rus asıllı piyanist, besteci, şarkıcı ve piyano öğretmeni Kseniia Prostitova cover serisiyle dinleyici ile buluştu.

  • Atlas
    • Tümü
    • Şiir
    Turgut Say çevirdi: Bir şarkı takılmıştır boğazına!

    Turgut Say çevirdi: Bir şarkı takılmıştır boğazına!

    Turgut Say çevirdi: Ne güzeldir ölmek

    Turgut Say çevirdi: Ne güzeldir ölmek

    Mertcan Karacan yazdı: Bir Adınız Var Sizin

    Mertcan Karacan yazdı: Bir Adınız Var Sizin

    Efe Duyan çevirdi: Madara Gruntmane / sarhoş babanın kızı 

    Efe Duyan çevirdi: Madara Gruntmane / sarhoş babanın kızı 

    Onur Sakarya yazdı: Şarküteri

    Gökçenur Çelebioğlu, Gökçenur Ç.’nin Kırk Beşinci Yaşını Kutluyor

    Gökçenur Çelebioğlu, Gökçenur Ç.’nin Kırk Beşinci Yaşını Kutluyor

    Burcu Yalkın yazdı: Dünyanın saten yorganından hiç mi kayıp düşmezsiniz

    Burcu Yalkın yazdı: Dünyanın saten yorganından hiç mi kayıp düşmezsiniz

    Turgut Say çevirdi: Ben Çocukken

    Turgut Say çevirdi: Ben Çocukken

    Bayram Zıvalı yazdı: raison d’être

    Bayram Zıvalı yazdı: raison d’être

    • Şiir Atlası
  • Yazarlar
  • Haber
    Tanpınar’ın karakterleri yapay zeka ile sanat eserine dönüştü

    Tanpınar’ın karakterleri yapay zeka ile sanat eserine dönüştü

    sadece ŞİİR 11. sayısıyla raflardaki yerini aldı.

    sadece ŞİİR 11. sayısıyla raflardaki yerini aldı.

    Okur Kitap Dergisi 29. Sayı Çıktı!

    Okur Kitap Dergisi 29. Sayı Çıktı!

    İki aylık e-dergi Yük Edebiyat’ın 9. sayısı yayında!

    İki aylık e-dergi Yük Edebiyat’ın 9. sayısı yayında!

    Haldun Taner Öykü Ödülü, Burçe Bahadır’ın oldu

    Haldun Taner Öykü Ödülü, Burçe Bahadır’ın oldu

    RUHSATSIZ 02: HOROZUN İÇ GIDIKLAYICI ÖTÜŞÜ

    RUHSATSIZ 02: HOROZUN İÇ GIDIKLAYICI ÖTÜŞÜ

    İzlenebilir Dergi Şimdi WEB’de

    İzlenebilir Dergi Şimdi WEB’de

    15’inci Mersin Kenti Edebiyat Ödülü Hilmi Yavuz’a Verildi

    15’inci Mersin Kenti Edebiyat Ödülü Hilmi Yavuz’a Verildi

    2023’te 12’ncisi verilecek olan “Ruhi Türkyılmaz Sanatevi Şiir Ödülü” başvuruları açıldı

    2023’te 12’ncisi verilecek olan “Ruhi Türkyılmaz Sanatevi Şiir Ödülü” başvuruları açıldı

  • Kitaplar

    Şükran Yücel yazdı: Hindistan’a Bir Geçit

    Gülhan Tuba Çelik yazdı: Boşluğun Yükü ve Artırılmış Anlam: Sahipsiz Yüzler

    Gülhan Tuba Çelik yazdı: Boşluğun Yükü ve Artırılmış Anlam: Sahipsiz Yüzler

    Sedat Sezgin’inden deneme kitabı: Emma Beni De Davet Etti

    Sedat Sezgin’inden deneme kitabı: Emma Beni De Davet Etti

    Emrah Seferoğlu yazdı: Bir “Şeyleştirme” Sarmalı: Dünya Ağrısı

    Emrah Seferoğlu yazdı: Bir “Şeyleştirme” Sarmalı: Dünya Ağrısı

    Beytullah Kılıç yazdı: Bedeli Ödenmiş Bir Ölüm

    Beytullah Kılıç yazdı: Bedeli Ödenmiş Bir Ölüm

    Yunus Çinçin yazdı: Dünya Durdukça Nazım Hikmet

    Yunus Çinçin yazdı: Dünya Durdukça Nazım Hikmet

    İbrahim Varelci yazdı: Belleğin Dalgalı Sularında Dolanan Bir Öykü Kitabı: Altı Saat İstiklâl

    İbrahim Varelci yazdı: Belleğin Dalgalı Sularında Dolanan Bir Öykü Kitabı: Altı Saat İstiklâl

    Jale Önder Darıcı yazdı: Haritasının Kıvrımlarında Bir Ölüm Yolculuğuna Çıkan Yusuf’un Romanı: Piri

    Jale Önder Darıcı yazdı: Haritasının Kıvrımlarında Bir Ölüm Yolculuğuna Çıkan Yusuf’un Romanı: Piri

    İlkgül Karayel yazdı: “Dans Edemeyeceksem Bu Benim Devrimim Değildir” Üzerine

    İlkgül Karayel yazdı: “Dans Edemeyeceksem Bu Benim Devrimim Değildir” Üzerine

  • Dergiler
    Otomatik taslak

    Muhit, Şubat Sayısıyla Raflarda!

    Natama dergisi 37. sayısıyla raflarda

    Natama dergisi 37. sayısıyla raflarda

    Varlık’ın Şubat Sayısı Çıktı

    Varlık’ın Şubat Sayısı Çıktı

    sadece ŞİİR 11. sayısıyla raflardaki yerini aldı.

    sadece ŞİİR 11. sayısıyla raflardaki yerini aldı.

    Okur Kitap Dergisi 29. Sayı Çıktı!

    Okur Kitap Dergisi 29. Sayı Çıktı!

    İki aylık e-dergi Yük Edebiyat’ın 9. sayısı yayında!

    İki aylık e-dergi Yük Edebiyat’ın 9. sayısı yayında!

    Lacivert Öykü ve Şiir Dergisi’nin 109. sayısı çıktı!

    Lacivert Öykü ve Şiir Dergisi’nin 109. sayısı çıktı!

    RUHSATSIZ 02: HOROZUN İÇ GIDIKLAYICI ÖTÜŞÜ

    RUHSATSIZ 02: HOROZUN İÇ GIDIKLAYICI ÖTÜŞÜ

    Notos Dergi’den Gülten Akın dosyası

    Notos Dergi’den Gülten Akın dosyası

  • İnceleme

    Şükran Yücel yazdı: Hindistan’a Bir Geçit

    Gülhan Tuba Çelik yazdı: Boşluğun Yükü ve Artırılmış Anlam: Sahipsiz Yüzler

    Gülhan Tuba Çelik yazdı: Boşluğun Yükü ve Artırılmış Anlam: Sahipsiz Yüzler

    Sevde Merve Eryılmaz yazdı: Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Şiirini Okuma Denemesi

    Sevde Merve Eryılmaz yazdı: Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Şiirini Okuma Denemesi

    Emrah Seferoğlu yazdı: Bir “Şeyleştirme” Sarmalı: Dünya Ağrısı

    Emrah Seferoğlu yazdı: Bir “Şeyleştirme” Sarmalı: Dünya Ağrısı

    Beytullah Kılıç yazdı: Bedeli Ödenmiş Bir Ölüm

    Beytullah Kılıç yazdı: Bedeli Ödenmiş Bir Ölüm

    Yunus Çinçin yazdı: Dünya Durdukça Nazım Hikmet

    Yunus Çinçin yazdı: Dünya Durdukça Nazım Hikmet

    İbrahim Varelci yazdı: Belleğin Dalgalı Sularında Dolanan Bir Öykü Kitabı: Altı Saat İstiklâl

    İbrahim Varelci yazdı: Belleğin Dalgalı Sularında Dolanan Bir Öykü Kitabı: Altı Saat İstiklâl

    Jale Önder Darıcı yazdı: Haritasının Kıvrımlarında Bir Ölüm Yolculuğuna Çıkan Yusuf’un Romanı: Piri

    Jale Önder Darıcı yazdı: Haritasının Kıvrımlarında Bir Ölüm Yolculuğuna Çıkan Yusuf’un Romanı: Piri

    İlkgül Karayel yazdı: “Dans Edemeyeceksem Bu Benim Devrimim Değildir” Üzerine

    İlkgül Karayel yazdı: “Dans Edemeyeceksem Bu Benim Devrimim Değildir” Üzerine

  • Söyleşi
    Hicran Aslan ile Rabia Çelik Çadırcı Söyleşti

    Hicran Aslan ile Rabia Çelik Çadırcı Söyleşti

    Zeynep Yıldırım ile Şeyma Subaşı Söyleşti

    Zeynep Yıldırım ile Şeyma Subaşı Söyleşti

    Ayşegül Bayar ile İlk Romanı Rengini Benden Alan Üzerine Söyleşi

    Ayşegül Bayar ile İlk Romanı Rengini Benden Alan Üzerine Söyleşi

    Kadire Bozkurt ile Hatice Günday Şahman Söyleşti

    Kadire Bozkurt ile Hatice Günday Şahman Söyleşti

    Elif Derviş ile Dilek Üstündağ Söyleşti

    Elif Derviş ile Dilek Üstündağ Söyleşti

    Engin Türkgeldi ile Tugay Kaban Söyleşti

    Engin Türkgeldi ile Tugay Kaban Söyleşti

    Şengül Can ile Hatice Günday Şahman Söyleşti

    AYDIN ILGAZ İLE BABASI RIFAT ILGAZ ÜZERİNE…

    AYDIN ILGAZ İLE BABASI RIFAT ILGAZ ÜZERİNE…

    Sanem Gonzalez ile Fatma Aktaş Söyleşti

    Sanem Gonzalez ile Fatma Aktaş Söyleşti

  • Öykü
    Baki Mesut Köprücü yazdı: Öteki

    Baki Mesut Köprücü yazdı: Öteki

    Volkan Öten yazdı: Yunan Müziği Eşliğinde

    Volkan Öten yazdı: Yunan Müziği Eşliğinde

    Serkan Türk yazdı: Büyük Boşluk

    Serkan Türk yazdı: Büyük Boşluk

    Nesrin Çoruh yazdı: Emin Gürdamur’un “YASAK AĞACIN ALTINDA” Öykü Kitabının Yenilikçi Bir Arayış Olarak Söyledikleri

    Nesrin Çoruh yazdı: Emin Gürdamur’un “YASAK AĞACIN ALTINDA” Öykü Kitabının Yenilikçi Bir Arayış Olarak Söyledikleri

    Adalet Temurtürkan yazdı: Karanfil, Gül ve Reyhan    

    Adalet Temurtürkan yazdı: Karanfil, Gül ve Reyhan    

    Serkan Türk yazdı: Babamın Sesi

    Serkan Türk yazdı: Babamın Sesi

    Ödüllü Köprü Kitaplar koleksiyonunun 24. kitabını Sibel K. Türker yazdı.

    Sibel K. Türker yazdı: Senli Benli

    Nesrin Taşkıran – Tanç yazdı: Emekli Göçmen Kadın ya da Yolculuk

    Nesrin Taşkıran – Tanç yazdı: Emekli Göçmen Kadın ya da Yolculuk

    Nargül Delice yazdı: Tercih

    Nargül Delice yazdı: Tercih

  • Popüler Kültür
    Emrah Seferoğlu yazdı: Bir “Şeyleştirme” Sarmalı: Dünya Ağrısı

    Emrah Seferoğlu yazdı: Bir “Şeyleştirme” Sarmalı: Dünya Ağrısı

    Ahmet Özbek yazdı: Görselliğin Anlamlı Yüzü

    Ahmet Özbek yazdı: Görselliğin Anlamlı Yüzü

    Jale Önder Darıcı yazdı: Fırtına Kuşu’ndan Ölü Erkek Kuşlar’a

    Dilek Bilge yazdı: Suna

    Ertuğrul Aydın yazdı: Yabancı, Varoluş ve Başkaldırma Üçgeninde Albert Camus

    Ertuğrul Aydın yazdı: Yabancı, Varoluş ve Başkaldırma Üçgeninde Albert Camus

    Haldun Taner Ödülü’nde kısa liste açıklandı

    Haldun Taner Ödülü’nde kısa liste açıklandı

    Gülhan Tuba Çelik yazdı:: Sınırlar, Yitirmek ve Unutmak Üzerine

    Gülhan Tuba Çelik yazdı:: Sınırlar, Yitirmek ve Unutmak Üzerine

    Ayşegül Bayar ile İlk Romanı Rengini Benden Alan Üzerine Söyleşi

    Ayşegül Bayar ile İlk Romanı Rengini Benden Alan Üzerine Söyleşi

    Mustafa Okumuş yazdı: Mahcubiyet ve Haysiyet

    Mustafa Okumuş yazdı: Mahcubiyet ve Haysiyet

    Kadire Bozkurt ile Hatice Günday Şahman Söyleşti

    Kadire Bozkurt ile Hatice Günday Şahman Söyleşti

    • Tiyatro
    • Sinema
    • Müzik
  • Çeviri
    Turgut Say çevirdi: Bir şarkı takılmıştır boğazına!

    Turgut Say çevirdi: Bir şarkı takılmıştır boğazına!

    Turgut Say çevirdi: Ne güzeldir ölmek

    Turgut Say çevirdi: Ne güzeldir ölmek

    Efe Duyan çevirdi: Madara Gruntmane / sarhoş babanın kızı 

    Efe Duyan çevirdi: Madara Gruntmane / sarhoş babanın kızı 

    Angel İgov’dan bir öykü: Kuraldışı Bir Nostalji

    Angel İgov’dan bir öykü: Kuraldışı Bir Nostalji

    Turgut Say çevirdi: Ben Çocukken

    Turgut Say çevirdi: Ben Çocukken

    Turgut Say çevirdi: Ellerin

    Turgut Say çevirdi: Ellerin

    Nesrin Taşkıran – Tanç yazdı: Emekli Göçmen Kadın ya da Yolculuk

    Nesrin Taşkıran – Tanç yazdı: Emekli Göçmen Kadın ya da Yolculuk

    Kristin Dimitrova yazdı: Birliktelik

    Kristin Dimitrova yazdı: Birliktelik

    Haden Öz çevirdi: Son Söz ‘Sevgiler’di

    Haden Öz çevirdi: Son Söz ‘Sevgiler’di

  • Kültür Sanat
    • Tümü
    • Müzik
    • Sinema
    • Tiyatro
    Tiyatro Libra Yapımı TANGLED Ankara’da Seyirci Önünde!

    Tiyatro Libra Yapımı TANGLED Ankara’da Seyirci Önünde!

    Yunus Alıcı yazdı: Hiç Kimsenin Öyküsü

    Yunus Alıcı yazdı: Hiç Kimsenin Öyküsü

    Ahmet Özbek yazdı: Görselliğin Anlamlı Yüzü

    Ahmet Özbek yazdı: Görselliğin Anlamlı Yüzü

    Burcu Seçmeer hikâyelerini sahneye taşıyor

    Burcu Seçmeer hikâyelerini sahneye taşıyor

    Amerikalı oyun yazarı Lanford Wilson’ın “Leydi Bright’ın Deliliği” adlı yapıtı, Türkiye’de ilk kez sahneleniyor.

    Amerikalı oyun yazarı Lanford Wilson’ın “Leydi Bright’ın Deliliği” adlı yapıtı, Türkiye’de ilk kez sahneleniyor.

    Yunus Alıcı yazdı: Korkuyu Beklerken

    Yunus Alıcı yazdı: Korkuyu Beklerken

    2022 Cevdet Kudret Edebiyat Ödülleri bu yıl Tiyatro dalında verildi.

    2022 Cevdet Kudret Edebiyat Ödülleri bu yıl Tiyatro dalında verildi.

    12. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali Onur Ödülleri Açıklandı

    12. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali Onur Ödülleri Açıklandı

    Türk ve Rus asıllı piyanist, besteci, şarkıcı ve piyano öğretmeni Kseniia Prostitova cover serisiyle dinleyici ile buluştu.

    Türk ve Rus asıllı piyanist, besteci, şarkıcı ve piyano öğretmeni Kseniia Prostitova cover serisiyle dinleyici ile buluştu.

  • Atlas
    • Tümü
    • Şiir
    Turgut Say çevirdi: Bir şarkı takılmıştır boğazına!

    Turgut Say çevirdi: Bir şarkı takılmıştır boğazına!

    Turgut Say çevirdi: Ne güzeldir ölmek

    Turgut Say çevirdi: Ne güzeldir ölmek

    Mertcan Karacan yazdı: Bir Adınız Var Sizin

    Mertcan Karacan yazdı: Bir Adınız Var Sizin

    Efe Duyan çevirdi: Madara Gruntmane / sarhoş babanın kızı 

    Efe Duyan çevirdi: Madara Gruntmane / sarhoş babanın kızı 

    Onur Sakarya yazdı: Şarküteri

    Gökçenur Çelebioğlu, Gökçenur Ç.’nin Kırk Beşinci Yaşını Kutluyor

    Gökçenur Çelebioğlu, Gökçenur Ç.’nin Kırk Beşinci Yaşını Kutluyor

    Burcu Yalkın yazdı: Dünyanın saten yorganından hiç mi kayıp düşmezsiniz

    Burcu Yalkın yazdı: Dünyanın saten yorganından hiç mi kayıp düşmezsiniz

    Turgut Say çevirdi: Ben Çocukken

    Turgut Say çevirdi: Ben Çocukken

    Bayram Zıvalı yazdı: raison d’être

    Bayram Zıvalı yazdı: raison d’être

    • Şiir Atlası
  • Yazarlar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Gör
Edebiyat Burada
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Gör

Yunus Çinçin yazdı: Seray Şahiner’in ilk adımı: Gelin Başı

Seray Şahiner’in  “Gelin Başı” adlı öykü kitabı bir önsöz ve on öyküden oluşuyor.

Yunus Çinçin Yazar: Yunus Çinçin
Kategori: Genel, İnceleme, Kitaplar   Tahmini okuma süresi: 10 dk, 54 sn
0
0
Facebook'ta PaylaşTweetleWhatsApp'tan Gönder

Seray Şahiner’in  “Gelin Başı” adlı öykü kitabı bir önsöz ve on öyküden oluşuyor.

Hulki Aktunç, “Gelin Başı” adlı öykü kitabına yazdığı “Bir Seray Şahiner Öyküsü” başlıklı önsözde, yazarın öykücülüğüne, kitabındaki öykülere  ve geçmişte kendisinin de genç bir öykücü iken yaşadığı “genç öykücü “ handikabına ilişkin açıklamalarda bulunuyor. Sait Faik’in yaş kemale ermişken bile kendisine ”genç hikayeci” diyenlere, bu ifadede “sen daha toysun” tavrı gördüğü için öfkelenmesinden söz ederek, sözü yazarın öykücülüğüne, “Gelin Başı” adlı kitabına getiriyor.

”Seray Şahiner, daha ilk kitabında özel ve biçemsel bir kişilik getiriyor. Bence genç öykücü değil öykücü olarak sıçrıyor; ilk kitabıyla kim böyle sıçramıştı? Leyla Erbil. ’İsyan grameri’ demiştim onun getirdiğine.”(s.13)

Hulki Aktunç, Şeray Şahiner’in “Gelin Başı” adlı öykü kitabına yazdığı önsözünün “Çağına Tanık Olmak “ başlıklı bölümünde;  1968 yılında, henüz genç bir öykücüyken, Yeni Dergi’ ye yedi öykü yolladığını,  Mehmet Fuat’ın kendisini yanıtladığı halde  yazarı demlendirmek için öykülerini beklettiğini, Cemal Süreya’nın gözü kara davranıp Hulki Aktunç’un öykülerinden ikisini Papirüs’te yayımladığını belirtiyor.  Bu duruma gücenen Mehmet Fuat’ın  öykülerini Yeni Dergi’de    yayımlamamasından duyduğu hüznü de sözlerine ekliyor Hulki Aktunç . Ardından, Şahiner’in kitaptaki öykülerinin her birine ilişkin, ayrı ayrı kısa değerlendirmelerde bulunup şu sözlerle bitiriyor önsözünü:

 

”Seray Şahiner’in çıkışı bir ustanın çıkışı.

Bana Leyla Erbil’i anımsatıyor…” Hallaç”…

İki sözcükle “isyan grameri” dedim… İçiyle  dışıyla isyan.

Seray yolun açık olsun!

Seray Şahiner, “Gelin Başı “ adlı kitabının ilk öyküsü “Sorumlu ile Sorunlu” da, bir anketörlük şirketinde çalışan Anketör Zeynep’in, çalıştığı şirkette; özel hayatında ve iç dünyasında yaşadıklarını kahramanın ağzından anlatıyor. Yazar, öyküsünde kadınlara ve kadınlığa ilişkin pek çok meseleyi-yaşlanmayı da es geçmeden- kimi zaman verdiği  detaylarla   kimi zaman  da  öykü kahramanı Zeynep aracılığıyla irdeliyor. Anketörler bölümünde birlikte çalıştığı  genç öğrencileri görünce, çalıştığı ortamda kendini yabancı gibi hisseden Zeynep’in bu durumdan duyduğu rahatsızlığı, Zeynep’in iç konuşmasıyla aktarıyor yazar.

“Otuz yaşında olmak suç mu? Belki başka şeyler yapabilirdim, evet , otuz yaşındayken de ‘genç yetenek’ diye bahsedebilirlerdi benden, hatta otuz beşine kadar ‘genç yetenek’ olabilir insan; ama önemli sayılan bir şeyler yaptıysa. Telefonla anket yapan biri için-bir de bekarsa, otuz yaş; ’artık çok geç’, ’bizden geçti’ gibi cümlelerin ilham kaynağı  olabiliyor ancak.”(s. 18)

Çalıştığı şirketin en çalışkan personellerinden biri olan, şirketin sorumlu müdüründen hoşlanan,  çalışkanlığı sayesinde terfi edeceği düşünülen, terfi edip şirketin ikinci katında çalışacağı günlerin hayallerini kuran yirmi yedi yaşındaki Zeynep, bekarlığından kaynaklı yalnızlığını ve yaşadığı kaygıları yaptığı işle hafifletmeye çalışır.

“Anket yaparken, konuştuğum insanların neler yaptıklarını, telefonu nasıl tuttuklarını, bulundukları ortamın dekorunu, ses tonlarına göre fiziksel görünümlerini hayal ederek hayatımı kalabalıklaştırmaya çalışırım. Çünkü sevgilisi, kocası olmayan bir kadın, daima tek başınadır. Eşi olmak bir sosyal statü meselesidir…”(s. 20)

Öykünün sonraki satırlarında,  Zeynep’in, sevgilisizlik ve bekarlıktan dolayı yaşadığı  yalnızlığa çare bulma çabasına şahit oluruz. Yeni biriyle tanışma ümidiyle gittiği barda, kendisiyle tanışmak isteyen erkeklerin yaklaşımlarını, tarzlarını beğenmeyip gelen tanışma tekliflerini reddederek, kendi yalnızlığının mimarı olur Zeynep. Katıldığı kurslarda, ince ruhlu, karizmatik erkeklerle tanışma hayaline günlük tutma çabası eşlik eder. Zeynep’in, hayatında yeni bir başlangıç yapabilme umudu böylece sürer gider.

Yazar,  öykünün bu bölümünde, Zeynep’e  “Bridget Jones’un Günlüğü “ adlı, bir zamanların popüler romanından söz ettirerek  ,  kadınların popüler kültürden kolayca etkilenmelerine ince bir eleştiride bulunmaktan da geri durmuyor.

Zeynep, bir yandan  işsiz kalma kaygısıyla ama sorumlu müdüre olan aşkını bahane ederek işten ayrılamazken bir yandan kendisine umut veren ama başkasıyla evlenen şirketin sorumlu  müdürüne olan saplantılı aşkıyla boğuşur ve öykü bu açmazlarla son bulur.

“Buzdolabı Süsü Misali” adlı öyküde,  Sevgilisi Samet’le birlikte yaşadığı evi terk ettiği esnadaki iç konuşmalarıyla,  apar topar çıkar karşımıza  Öğrenci  Elif.  Kadın duyarlılığıyla ve inceliğiyle, bin bir emekle döşediği, düzenlediği evlerine duyduğu bağlılıkla   Samet’e içten içe duyduğu kırgınlık arasında gidip gelen   Elif, evini terk etmekte güçlük çeker.

“Kahveye şeker attı, yavaş yavaş karıştırdı. Ne zor geliyordu ayrılmak-evden-bu ev kat kat üstün benim için Samet’ten. Kahveden bir yudum aldı, Samet gelmeden çıksaydım bari. Aslında onun evi bana bırakması gerekiyordu, öyle ya, ben önayak oldum evin tutulmasına, altı aydır düşünüp bir türlü ev bulamıyormuş. Ben iki günde evi de buldum, ev sahibini de ikna ettim… Bu ev benim evim aslında ya, o gitmez. Ama ben giderim onun yüzünü göreceğime. Önceden de kavga ederdik ya, aynı evde olunca iki günde barışıyorsun. O da ne yapsa affederim sanıyor. Öyle seviyorum ki- evi yani- bırakıp gideceğimi aklından bile geçirmemiştir.(s.26)

Samet’le  kaldıkları evi, Samet’in eve geldiği  anda terk eder Elif. Evi terk etmemek için türlü bahaneler üretip eve geri dönen Elif’in iç konuşmalarından, Samet’le  yaşadıkları eve ve Samet’e olan bağlılığının çocukluk dönemindeki yaşantılarla ve özlemlerle  ilintili olduğunu öğreniriz.

“Ben çocukken, hep ev resimleri çizerdim; perdesi kurdeleli, bacasında duman tüten evler…Sonradan okudum ,bir araştırma yapmışlar; bir sürü çocuğa ev resimleri çizdirmişler. Bacasından duman tüten ev çizen çocukların aslında aile özlemi çeken çocuklar olduğu ortaya çıkmış…”(s.28)

Seray Şahiner’ in öykülerindeki kadın kahramanlar, yaşadıkları olumsuzluklarla ve kendileriyle dalga geçebilen  kişiler. Yazarın bu öyküsünün kahramanı Elif de bir yandan içinde bulunduğu kötü durumdan rahatsız olurken bir yandan bu durumu dalgaya alarak, bu kötü durumun ciddiyetini azaltarak kendi kendini teselli eder.

“Otobüs durağına doğru yollandı. Elinde bavulu  evden kaçmış kızlar gibi, artiz olcam da  ben, bavulla indik işte şehre, ne bok yiyeceğiz bakalım, ev yok bark yok bir bavulla…Samet gibi bin belasını versin Allah…” 

Kitaptaki öykülerde, toplumun farklı kesimlerinden kadınların yaşamlarını ve yaşadıkları ilişkileri anlatan Seray Şahiner,” ‘Tel’siz Duvaksız” adlı öyküsünde; on iki yaşında konfeksiyona el işçisi olarak girip overlokçu olan   babasız Mercan’ın, abisi ve annesinin karşı çıkmasına rağmen aynı iş yerinde makastar olarak çalışan Selman’a kaçıp yokluk içinde onunla evlenme  sürecini anlatıyor.

    “Nikahımızda ben Selman ve iki şahitten başka kimse yoktu.” (s.31)

Mercan, yaşadığı yokluğun mutluluğuna gölge düşürmesine izin vermemek için, aza kanaat eder ve onca olumsuzluğa, yokluğa rağmen  iyimserliğini yitirmez.

 “Mercan ve Selman evleniyor, gelinliksiz, davetiyesiz, pastasız, çiçeksiz…Ama Selman’ım gene içimde kalmasın diye kuaföre götürdü beni. Bant yaptırdım saçıma, çok güzel oldu…”(s.32)

“Evimiz çok küçük ama biz sığıyoruz Selman’la, ileride daha da kalabalıklaşınca…Sığarız gene, bebe dediğin kaç santim?..” (s.33)

Mercan, iyimserliğini bir üst noktaya taşır, çocuk sahibi olmanın mutluluğunu da ekler yokluklarına. Öykü, her türlü yokluğun içine sığdırılan bir çocuğun yarattığı umutla son bulur.

“Yalnız Ama Gururlu “ adlı öyküde, sevgilisinden ayrılan Yeliz’in, bir yandan sevgilisi olmadan, yalnız yaşamaya çalışması; diğer yandan bu yalnızlığa katlanamayıp eskiden sevgilisiyle gittikleri Taksim’deki bir kafeye gitmesiyle gelişen olaylar anlatılıyor. Taksim’deki kafeye giden Yeliz, kafede oturduğu esnada  kafasında  pek çok şey kurar. Yeliz, kafeden ayrılırken ,  ayrıldığı sevgilisinin Yeliz’den daha güzel yeni sevgilisi ve arkadaşlarıyla kafeye girmesiyle şaşkınlık yaşar, aklından geçen türlü düşüncelerle kafeyi terk eder.

“Kafeden çıktı. İstiklal Caddesi’nde yürümeye başladı. Bu karılar da yanlarındaki heriflere bakıp bakıp ne sırıtırlar böyle aptal aptal? Hepsi de mutlu be…Bu caddede hiç kimse bir yere gitmiyor sanki, herkes aylak…Böyle yan yana daha fazla durabilmek için bir aşağı bir yukarı…Ben nereye gitmeyi amaçlıyorsam. Niye sevgili bulmaya mı geldim Taksim’e?  E yuh artık! Birden, bir yere yetişmeye çalışıyormuş da acelesi varmış gibi hızlı hızlı yürümeye başladı, trafiği aksatan sevgililere kızarak.” (s.37)

Yeliz, İstiklal Caddesi’nde düşünceli ve öfkeli bir halde yürüdükten sonra yalnızlığıyla yüzleşir ve yalnızlığını içselleştirir.

“İadesiz Taahhütsüz” adlı öyküde, karlı bir kış günü, sevgilisiyle Taksim’de buluşmak, ilişkileri boyunca ilk defa dışarıda gezmek üzere sözleşen ve sevgilisi tarafından ekilen bir kadının, bu durum karşısında yaşadığı sıkıntı ve sevgilisine ilişkin gelgitleri anlatılıyor.

“…Ah be Ahmetçiğim, sen yanımda olmayınca bitkisel hayata giriyorum ben, niye anlamıyorsun? Hava da soğuk, botlarım su çekti. pantolonum dizime kadar ıslandı kardan. .Sana gelip canına okumak vardı ya şimdi…Ama sen anlamayacaksın ki beni. ’Kusura bakma,’ deyip  geçiştireceksin. Sonra benim üşüyen ellerimi, ayaklarımı ısıtacağız birlikte. Sana sarılmayı öyle seviyorum ki. Ama buradan kalkıp yanına gelemem. ’Gururum izin  vermez,’ diyecek konumda değilim biliyorum ama…Senin yanında çok yoruluyorum. Yanında uyurken bile…Söyleyeceğim şeyleri söylemeye enerjim kalmıyor. Sonra yanından ayrılınca da sana telefon açıp bir sürü sitem. Amaan…Ahmet be, Allah belanı versin!”

Kadının, sevgilisince ekildikten sonra,  Taksim’deki Atatürk Kütüphanesi’ne girip  kütüphaneden aldığı korsan  kitabın boş sayfalarını yırtarak, sevgilisine, onunla ilişkisini sorguladığı bir mektup yazmasıyla devam ediyor öykü. Seray Şahiner, yine popüler kültüre ilişkin ince, zekice bir eleştiriyle bitiriyor öyküsünü ve okuyucuyu şaşırtmayı  ihmal etmiyor.

“Gelin Başı”,  dil ve anlatım açısından yazarın en başarılı öykülerinden biri. Kitaptaki diğer öyküler de  yazarın bu öyküsündeki dil ve anlatım becerisinden çok uzak değil ama yazar  bu öyküsünde dile hakimiyetini ve anlatımdaki ustalığını daha başarılı biçimde ortaya koyuyor. Bir solukta okunan bu öyküde; Hasan adlı bir kuaförün salonunda, kendi düğünü için saçını yaptıran Sibel’in üniversite okurken Harun adlı sevgilisiyle sevişip kızlığını kaybetmesi ve bu olayın  ardından, sevgilisinin aralarında hiçbir şey yaşanmamış gibi davranması üzerine  yaşadıkları,  geçmişe  dönüşlerle anlatılıyor.

“Güzelpınar Köyü Kalkındırma ve Geliştirme Derneği “nin pikniğinde, ailesince tanıştırılıp evlilik aşamasına geldiği Eren’e bakire olmadığını nasıl ifade edeceğini düşünen Sibel’in, düğün öncesi,  kuaförde gelinliğini giyip saçlarını yaptırırken aklından geçenlerin anlatıldığı bu ustaca yazılmış öyküde, gereksiz hiçbir sözcük yok.

“Bir hafta aramadıydı Harun. Ben ararım açmaz. Kızlığın gitmesi bir şey değil ya, ne bileyim, bir tatlı söz söyleseydi sonradan, bir çiçek falan  alsaydı. Hasta gibi hissediyor insan kendini, ilgi istiyor. Bir de adam başına kalacağım diye korkup sır olunca-başına kalmadım Harun’cuğum, bu akşam evleniyorum- hepten fena oluyor insan, eve gidip saatlerce yıkanmıştım. Bu ilk sevişmeden sonra  saatlerce yıkanmak da hep filmlerden geçiyor. Kirlendik ya! Banyodan çıkınca da; annemin bir geceliği vardı, açık, pembe, saten, dantelli; onu giyinmiştim. Kadın olduk ya artık, penye pijamayla dolaşılmaz tabii! Bir hafta sonra okulda yakaladım Harun’u. Koridorda beni gördü, asık yüzlü bir selam verdi, geçti gitti. Böyle katil olunuyor her halde…”

“Yedi Ağlı Don” adlı öyküsünde, Samatya’daki küçük konfeksiyon atölyesinde, dört yıldır Rusya’ya bebek şapkası diken  Fidan’ın başından geçenleri, çok olağanmış gibi yalın ve samimi bir dille anlattırıyor kahramanına yazar.

“…Kırk iki yaşında, İstanbul doğumlu, orta ikiden terk, üç çocuk annesi bekar bir bayanım. Boşanalı on yılı bulacak neredeyse, çocukların velayeti bende.” (s.55)

Kendi yaşamından bahsederek anlatmaya  başladığı hikayesini,  oturduğu apartmanın üst katındaki Safiye Hanım ve onun on sekiz yaşındaki kızı Aynur ile olan ilişkisinden söz ederek sürdürüyor Fidan. Herkes gibi yaşarken, bir tarikata girip tarikat önderinin emir ve istekleri doğrultusunda yaşamaya başlayan Safiye Hanım’ın ve  kızı Aynur’un  hızlı değişimleri, ülkemizin tarikat gerçeği, yazarın  kara mizahıyla anlatılıyor Fidan’ın ağzından.

Yazar, tarikat üyelerinden birinin isteği üzerine Fidan’ın “diktiği yedi ağlı don “ un sadece tarikat üyesi kadınlar tarafından değil, pek çok insan tarafından benimsenmesi sürecini, tarikat gerçekliğiyle, tarikat üyelerinin yaşamlarındaki çelişkilerle,  kara mizah da barındıran bir  dille anlattırıyor Fidan’a .

Öykünün sonunda, Fidan, tarikat üyelerinin isteği üzerine  başladığı “yedi ağlı don” dikme işinden kendisiyle hesaplaşarak vaz geçiyor ve bebek şapkası dikmeye başlıyor.

“Hepsinin deli saçması olduğuna inandım, kendimle hesaplaşmaktan da helak oldum ve son verdim bu işe. Şimdi bacaklardan kafaya geçtim. Bebeklere şapka dikiyorum. Benim gibi kafayı üşütmesinler diye.”(s.72)

Yazar,“Tanga Don Hissi” adlı öyküsünde, Taksim İstiklal Caddesi’ndeki Turhol Han’ın  beşinci katında, önden  İstiklal Caddesi’ne, arkadan denize bakan; geniş, tarihi eser sayıldığından çivi çakmanın bile yasak olduğu, yüksek tavanlı bir evde yaşayan Çevirmen Esme Hanım’ı anlatıyor okuyuculara. Hikaye boyunca Esme’den Esme Hanım’a  evrilen kahramanımızın bu değişim ve dönüşümü  Esme Hanım’ın hayatına giren eşyalarla anlatılıyor hikayede.

“Otuz beşindedir Esme Hanım. Tanga don giymeye başlayalı beş, hiç giymediği krem rengi jartiyerini dolabın en dibine koyup üstüne yorganları yığalı sekiz, küçük göğüslerini  sünger dolgulu sutyenle büyültmeye başlayalı yedi yıl oluyor.”(s.76)

Esme Hanım,  temizlik takıntısı olan; düzenli ve sessiz bir  hayat yaşayan biridir ve bu durum hayatını oldukça olumsuz etkiler.

“Mari Claire Maison dergisinin sayfalarındaki fotoğraflardan esinlenerek döşediği evini, sade ve özenli bulur. ’Göz yormayan bir şıklık’ diye tanımlar evinin dekorunu. Göz altındaki kırışıklıklarını kapatmak için sürdüğü fondötenin bir ton açığı renkteki koltuklarda tek bir leke izine rastlayamazsınız. Bir yemek masası yoktur Esme Hanım’ın. Dev bir sehpada yer yemeklerini, zaten evine yemeğe gelen misafiri de yoktur pek.”(s.76)

Esme Hanım’ın ailesi, Sivas’ın Divriği İlçesi’nin bir köyünden İstanbul’a göçmüş, Soğanlı’nın neredeyse tamamı kendi köylerinden oluşan bir mahallesine taşınmış, mahallede bir gecekondu yapıp gecekonduya yerleşmiş bir ailedir. Esme’nin ailesinin köyleriyle bağı hala sürmektedir.

Ev işinden kaçmak için ders çalışan Esme ,  İstanbul Üniversitesi Amerikan Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü başarıyla bitirir. Esme’nin  Esme Hanım oluşu da üniversiteyi bitirdiği zamana denk gelir.  Esme Hanım, üniversiteyi bitirmenin verdiği güven ve bilinçle ailesinden ayrı ve düzenli bir hayat yaşamak üzere evden taşınmak ister. Babası ve annesi başta bu isteğe karşı çıkarlar ve Esme Hanım’a şiddet uygularlar. Ardından kızlarına söz geçiremeyeceklerini anlayıp kızlarının bu isteğine boyun eğerler.

“Yaşam düzenini bozacak her şeyden nefret ederdi Esme Hanım. Üst komşusunun çocukları gürültü yapıyor diye  sık sık şikayete çıkar, yan daireden  gece sevişme sesleri gelen çifti apartmanda gördükçe iğnelerdi.”(s.77)

Bir sabah, büyük bir gürültüyle uyanan Esme Hanım, ne olduğunu anlamaya çalışarak pencereden bakar, belediyenin İstiklal Caddesi’nde yol çalışması yaptığını, bir sürü yol kazım aracının caddeyi kazdığını görür. Yol çalışmasında kullanılan araçların gürültüsünden, yaptığı hiçbir işe odaklanamaz.

 “Bunu izleyen günlerde yol çalışması sürdü. İş makineleri bütün İstiklal Caddesini kazıyordu, Esme Hanım, gürültü yüzünden çalışamaz oldu, sayfalarca çevirisi önünde kendini bekliyordu ya , mümkün değildi bu durumda kendini toplayabilmesi.”(s. 83)

Belediye’nin İstiklal Caddesi’nde  süren gürültülü yol çalışması nedeniyle bütün düzeni alt üst olan Esme Hanım, çalışamaz hale gelir ve Esmen Hanım’ın işleri birikmeye başlar. Yol çalışmasının yarattığı gürültüden dolayı,  Esme Hanım ev düzenini, temizliğini, çok az olan sosyal ilişkisini de önemsemez olur.

“Gürültü bitmiyordu. O da Esme Hanım olamıyordu bir türlü.Nasıl olsundu? İstiklal Caddesi’ndeki evi, Bahçelievler Soğanlı’ nın inşaatı hiç bitmeyen sokaklarına bakıyordu.”(s.85)

İstiklal Caddesi’ndeki yol çalışmasının yarattığı gürültü nedeniyle Esme Hanım’ın hayatının iyice felç olduğu süreçte, bir sabah, belediyenin çalışması son bulur ve çalışmanın yarattığı  gürültü de kesilir. Sessiz ortamda hayatını yeniden düzene sokan Esme Hanım, bu sefer de gürültülü ortama alıştığı için, sessizlik nedeniyle çalışamaz duruma gelir. Esme Hanım’ın içine düştüğü  bu durumdan kurtulmak için bulduğu çözüm oldukça ironik ve komiktir.

“Harmandalı “, sevgililerin birbirlerine  sadakatleri üzerine şekillenen bir öykü. Bahar adlı kahramanımız,   çalıştığı dergi için bir yazarla  yaptığı röportaj sonrası dergiye dönmek üzere geldiği otobüs durağında; duraktaki bankta sevgilisiyle otobüs bekleyen, siyah  bere takmış, bıyıklı, yakışıklı bir çocuğa  denk gelir ve ondan etkilenir. Bahar, durakta otobüs beklerken görüp etkilendiği bu  çocuğa kendince Yağız adını verir ve onunla ilgili hayaller kurmaya başlar. Bu hayaller arasında, Yağız adını verdiği bu yakışıklı delikanlıya harmandalı oynatıp onu izlemek de vardır.

“ …Biz bu çocukla sevgili olunca, o harmandalı oynamayı bitirdiğinde ben bir güzel terini siler, yana kaymış beresini düzeltirim. Biraz kilo alsam iyi olacak, böyle  boylu boslu bir yiğidin yanına , hafif balıketinden kadınlık akan bir dişi yaraşır ancak…”(s.91)

Durakta otobüs bekleyen  Bahar, Yağız adını verdiği yakışıklı çocuğun gelen otobüse bindiğini görünce, önce onunla aynı otobüse binmeye yeltenir, daha sonra bundan vaz geçer. “Bunlara ihtiyacım yok, benim sevgilim var ki zaten harmandalı oynamasa da aşık olduğum.”(s.92)  Üç gün önce  harika bir tatilden birlikte döndüğü ve şu anda kendisine gelmek için şehirler arası bir otobüsün içinde, akşama birlikte olma hayaliyle  yolculuk etmekte olan sevgilisini, yüzünde tatlı bir gülümsemeyle gözünün önünden geçirir. Yalnız  insanların alışkanlıklarından ve yalnızlıktan kurtulmak için kurulan hayallerden kendisini kurtardığı için, sevgilisini, minnetle anar. Otobüse binen Yağız’ın arkasından bakarken, Yağız’a ilişkin hayallerini otobüs bekleyen ve gerçekten yalnız kızlara bırakıp uzaktaki sevgilisini namusuyla  beklemenin huzurunu yaşar.

Yazarın “İlk Öpüşte Aşk” adlı öyküsünde,  Çiğdem adlı  bir genç kızın, sevgilisi Hasan’ın çocukluk arkadaşı , ilgi duyduğu ve hoşlandığı -öykünün ilerleyen satırlarında bir barda öpüştüklerini öğreneceğimiz-  Kerem’i,   kendisiyle yeterince ilgilenmeyen  Hasan’a tercih edip etmeme  konusunda yaşadığı gelgitler anlatılıyor.

“Vallahi aldatmayacağım. Hem biriyle aldatacaksam da illa Hasan’ın çocukluk arkadaşıyla aldatacak kadar vicdansız değilim. Aman Hasana da çok koyar sanki. Omzunu silker geçer. Bu ilk değil ki; daha önceden de arkadaşlarından benimle ilgilenenler olmuştu.”(s.96)

Hasan’ın çocukluk arkadaşı Kerem’le  görüşmek amacıyla, Mehmet Baydur’un kitaplarını arayıp bulamayışını bahane eden Çiğdem’in, Kerem’le Atatürk Kültür Merkezi’nin önünde buluşmak üzere sözleştikleri görüşme öncesi yaşadığı iç hesaplaşma, öykünün temel çatışmasını oluşturuyor. Öykünün baş kahramanı Çiğdem, kendini, sevgilisi Hasan’ı, Hasan’ın çocukluk arkadaşı Kerem’i;  arkadaşları Nazlı ve Elif’le ilişkisini  sorguluyor “İlk Öpüşte Aşk”adlı öyküde.

Öyküde, Türk sinemasının önemli iki kadın oyuncusu Müjde Ar ve Türkan Şoray’ın rol aldıkları filmlerde canlandırdıkları karakterler üzerinden, Müjde Ar’a tutkulu kadın, Türkan Şoray’a mantıklı kadın rolü uygun görülerek, kadınlarda tutku ve mantık meselesi yazar tarafından derinlemesine irdeleniyor.

 “…Ben mantığıyla hareket edebilen kızlardan değilim. Bu konuda Müjde Ar’dan bile gurursuzumdur, Türkan Şoray olmayı hep başkalarına bırakırım. Tabii Türkan Şoray olmayı seçen kızlar, film sonunda  hak ettikleri temiz sevgiyi bulurken, ben zavallı bir Müjde Ar müsveddesi olarak-üstelik göğüslerim de hiçbir vakit onunkiler kadar dolgun olmamıştır- filmin bitiminde, ’son’ yazısı yüzümün üstüne düştükten sonra bile ağlamaya devam ederim.”(s.97)

“ Bana kalırsa kadınların kendilerine kurdukları en büyük tuzak, filmlerden rol seçmektir. Özellikle yetmiş sonrası kuşağın. Çünkü karşılarında birbirini tutmayan iki karakter vardır. Müjde Ar ve Türkan Şoray…” (s.97)

Kadınların dünyasına ve kadın erkek ilişkilerine ilişkin derin gözlemlerin, izlenimlerin yer aldığı bu yoğun ve akıcı öyküde yazar, Çiğdem özelinde; kadınların, sevgililerinin duyarsızlıkları karşısında yaşadıkları ikilemleri ve sevgililerine bağlı kalabilmek adına gösterdikleri çabayı, özveriyi anlattırıyor kadın kahramanlarına. İnce mizahıyla ve kadın erkek ilişkilerinde yaşanan gerçeklerden yola çıkarak ,  gerek içerik gerek anlatım açısından oldukça başarılı, zevkle, bir çırpıda okunan bir öykü kaleme alıyor Seray Şahiner. Öykünün sonunda,   kıvrak zekasıyla öyküyü oldukça özgün, yaratıcı bir sona bağlayarak yine kalıpların dışına çıkıyor yazar.

Seray Şahiner’in, kadın duyarlılığı ve keskin zekasıyla yazdığı, birbirinden güzel on öyküden oluşan “Gelin Başı” adlı  kitabını mutlaka okuyun.

 

 

 

Önceki Gönderi

Uğur Karabürk yazdı: Thomas Wolfe'nin Kitabına Dair

Sonraki Gönderi

MUHAYYEL’İN KASIM SAYISI ÇIKTI

İlgili Gönderi

İnceleme

Şükran Yücel yazdı: Hindistan’a Bir Geçit

30 Ocak 2023
Gülhan Tuba Çelik yazdı: Boşluğun Yükü ve Artırılmış Anlam: Sahipsiz Yüzler
İnceleme

Gülhan Tuba Çelik yazdı: Boşluğun Yükü ve Artırılmış Anlam: Sahipsiz Yüzler

30 Ocak 2023
Sedat Sezgin’inden deneme kitabı: Emma Beni De Davet Etti
Kitaplar

Sedat Sezgin’inden deneme kitabı: Emma Beni De Davet Etti

28 Ocak 2023
Sonraki Gönderi
MUHAYYEL’İN KASIM SAYISI ÇIKTI

MUHAYYEL’İN KASIM SAYISI ÇIKTI

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Elemlerin Nefesi ÇıktıElemlerin Nefesi ÇıktıElemlerin Nefesi Çıktı
REKLAM
  • Trend
  • Yorumlar
  • Son
Seydali Önal yazdı: Günümüzün Karacaoğlan’ı: Heves Ali

Seydali Önal yazdı: Günümüzün Karacaoğlan’ı: Heves Ali

3 Eylül 2022
2020 Yılının Dikkat Çeken 24 Romanı

2020 Yılının Dikkat Çeken 24 Romanı

24 Aralık 2020
Nesrin Çoruh yazdı: Son Dönem Türk Romanında Bir Distopya Örneği: Y

Nesrin Çoruh yazdı: Son Dönem Türk Romanında Bir Distopya Örneği: Y

2 Mart 2019
Yunus Çinçin yazdı: Seray Şahiner’in ilk adımı: Gelin Başı

Yunus Çinçin yazdı: Seray Şahiner’in ilk adımı: Gelin Başı

6 Kasım 2019
Didem Kazan Sol yazdı: Gölgesini Yitiren Kadın

Pınar Yalçın Önal yazdı: Gökyüzüm Nerede?

11
Aylin Karakaya yazdı: Çanta

Aylin Karakaya yazdı: Çanta

8
Pınar Yalçın Önal yazdı: Tanımsız Aşinalık ve Özün Arayışı: Gizli Yüz

Pınar Yalçın Önal yazdı: Tanımsız Aşinalık ve Özün Arayışı: Gizli Yüz

6
Hasan Furkan Efeoğlu ile Duygu Demirkol Söyleşti

Hasan Furkan Efeoğlu ile Duygu Demirkol Söyleşti

6
Hicran Aslan ile Rabia Çelik Çadırcı Söyleşti

Hicran Aslan ile Rabia Çelik Çadırcı Söyleşti

4 Şubat 2023
Tanpınar’ın karakterleri yapay zeka ile sanat eserine dönüştü

Tanpınar’ın karakterleri yapay zeka ile sanat eserine dönüştü

3 Şubat 2023
Tiyatro Libra Yapımı TANGLED Ankara’da Seyirci Önünde!

Tiyatro Libra Yapımı TANGLED Ankara’da Seyirci Önünde!

3 Şubat 2023
Turgut Say çevirdi: Bir şarkı takılmıştır boğazına!

Turgut Say çevirdi: Bir şarkı takılmıştır boğazına!

3 Şubat 2023
REKLAM

BUNLARI DA OKUYUN

Hicran Aslan ile Rabia Çelik Çadırcı Söyleşti

Hicran Aslan ile Rabia Çelik Çadırcı Söyleşti

4 Şubat 2023
Tanpınar’ın karakterleri yapay zeka ile sanat eserine dönüştü

Tanpınar’ın karakterleri yapay zeka ile sanat eserine dönüştü

3 Şubat 2023
Tiyatro Libra Yapımı TANGLED Ankara’da Seyirci Önünde!

Tiyatro Libra Yapımı TANGLED Ankara’da Seyirci Önünde!

3 Şubat 2023
Turgut Say çevirdi: Bir şarkı takılmıştır boğazına!

Turgut Say çevirdi: Bir şarkı takılmıştır boğazına!

3 Şubat 2023
Edebiyat Burada

Mevsimler birbiri ardına devrilip giderken çevremizde olan bitenin farkına varamadığımız sayısız an yaşadık. Şiir, öykü ve romanlar yazmaya devam etti inatla şair ve yazarlarımız. Yazmadan yaşama tutunmayı denedi kimisi. Dünya acıyı da sevinci de bal eyleyenlere imkânlar sunmayı sürdürdü... Devamını Oku

izmir escort adana escortescort bayan antalya escort gaziantep escort bursa escort bodrum escort ankara escort Escort girls in İstanbul

Kategoriler

  • Atlas
  • Çeviri
  • Dergiler
  • Genel
  • Haber
  • İnceleme
  • Kitaplar
  • Kültür Sanat
  • Müzik
  • Öykü
  • Popüler Kültür
  • Şiir
  • Sinema
  • Söyleşi
  • Tiyatro
  • Yazarlar
REKLAM
  • Reklam
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası

© 2018 Edebiyat Burada

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Gör
  • Haber
  • Kitaplar
  • Dergiler
  • İnceleme
  • Söyleşi
  • Öykü
  • Popüler Kültür
    • Tiyatro
    • Sinema
    • Müzik
  • Çeviri
  • Kültür Sanat
  • Atlas
    • Şiir Atlası
  • Yazarlar

© 2018 Edebiyat Burada

Hesaba giriş

Parolanızı mı unuttunuz? Kaydol

Kaydolmak için formu doldurun

Tüm alanları doldurmanız gerekli Giriş

Şifrenizi yazın

Parolanızı değiştirmek için kullanıcı adınızı ya da e-posta adresinizi yazın

Giriş
İnternet sitemizden en verimli şekilde faydalanabilmeniz ve kullanıcı deneyiminizi geliştirebilmek için Cookie kullanıyoruz. Cookie kullanılmasını tercih etmezseniz tarayıcınızın ayarlarından Cookie’leri silebilir ya da engelleyebilirsiniz. Gizlilik politikamızı okumak için buraya tıklayabilirsiniz.
izmir escort
escort maltepe